Kapsamlı GAP Turu (ŞANLIURFA-MARDİN-DİYARBAKIR-GAZİANTEP)

Anasayfa > Turlar > Kapsamlı GAP Turu (ŞANLIURFA-MARDİN-DİYARBAKIR-GAZİANTEP)
Kapsamlı GAP Turu (ŞANLIURFA-MARDİN-DİYARBAKIR-GAZİANTEP)
Kapsamlı GAP Turu (ŞANLIURFA-MARDİN-DİYARBAKIR-GAZİANTEP)
Kapsamlı GAP Turu (ŞANLIURFA-MARDİN-DİYARBAKIR-GAZİANTEP)
Kapsamlı GAP Turu (ŞANLIURFA-MARDİN-DİYARBAKIR-GAZİANTEP)
Kapsamlı GAP Turu (ŞANLIURFA-MARDİN-DİYARBAKIR-GAZİANTEP)
Kapsamlı GAP Turu (ŞANLIURFA-MARDİN-DİYARBAKIR-GAZİANTEP)
Kapsamlı GAP Turu (ŞANLIURFA-MARDİN-DİYARBAKIR-GAZİANTEP)
Kapsamlı GAP Turu (ŞANLIURFA-MARDİN-DİYARBAKIR-GAZİANTEP)
Kapsamlı GAP Turu (ŞANLIURFA-MARDİN-DİYARBAKIR-GAZİANTEP)
Kapsamlı GAP Turu (ŞANLIURFA-MARDİN-DİYARBAKIR-GAZİANTEP)
Kapsamlı GAP Turu (ŞANLIURFA-MARDİN-DİYARBAKIR-GAZİANTEP)
Kapsamlı GAP Turu (ŞANLIURFA-MARDİN-DİYARBAKIR-GAZİANTEP)
Kapsamlı GAP Turu (ŞANLIURFA-MARDİN-DİYARBAKIR-GAZİANTEP)
Kapsamlı GAP Turu (ŞANLIURFA-MARDİN-DİYARBAKIR-GAZİANTEP)

Kapsamlı GAP Turu (ŞANLIURFA-MARDİN-DİYARBAKIR-GAZİANTEP)

Hareket Saatleri

Bosna (Migros önü)>22.00

Otogar(istikbal önü)>22.15

Kule (özkaymak otel önü)> 22.30

Anıt (devlet tiyatrosu)>22.45

2 gece 3 gündüz

 

 

Gezilecek Yerler

1.      Gün: Antep Kalesi, Bakırcılar Çarşısı, Almacı Pazarı, Millet Hanı, Yeni Han, Zeugma Müzesi, Halfeti Tekne Turu, Balıklı Göl, Ayn Zeliha Gölü, İsotçular Çarşısı, Sıra Gecesi

2.      Gün : Göbeklitepe, Hz. Eyyüp Peygamber Sabır Makamı, Deyrulzafran Manastırı, Kasimiye Medresesi, Eski Mardin, Ulu Camii, Eski Ptt

3.      Gün: Midyat, Sıla Konağı, Telkariciler, Ulu Camii, Hasan Paşa Hanı, Şeyh Mutahhar Camii, Dört Ayaklı Minare, Surp Giragos Ermeni Kilisesi, On Gözlü Köprü

 

1. Gün

Belirlenen duraklardan siz değerli misafirlerimizi aldıktan sonra sabah kahvaltımızı alacağımız restoranda geçiyoruz. Kahvaltımızı aldıktan sonra siz değerli misafirlerimizle Güney Doğu turumuz başlıyor.

İlk olarak Gaziantep bölgesine geçiyoruz. Antep kalesi Gaziantep'in merkezindeki bir tepeye kurulmuş olan ve asıl kale kapısından girince, kalenin iç kesimlerine ve üstüne doğru açılan iki yol vardır. Sola açılan yoldan, kalenin üst kısmına ulaşılır. İç kesimlerine doğru devam eden yoldan ise; galeri, dehliz ve kale odalarına ulaşılır. Kalede ana kütle altında ise bir su kaynağı bulunmaktadır. Ne zaman inşa edildiği bilinmemekle birlikte, Hititler döneminde gözlem amaçlı kullanıldığı bilinmektedir. Kale, tarih boyunca birçok kez restore edilmiş ve son halini 2000'li yılların başında yapılan bir restorasyon ile almıştır. Sırasıyla Almacı Pazarı, Millet Hanı, Yeni Han ı geziyoruz.

Sonraki durağımız Gaziantep Zeugma Mozaik Müzesi, sanat tarihçileri ve arkeologlar kadar tarihe ve kültüre meraklı her yaştan ziyaretçi için çok önemli ve gözde bir müzedir. Müzeyi ziyaret etmek için tek başına sebep oluşturabilecek bir sanatsal zenginliğe ve çeşitliliğe sahiptir. Müze ziyaretimizden sonra öğle yemeğimizi almak için çarşıya gidiyoruz. Halfeti de tekne turumuzu da yaptıktan sonra öğle yemeği için restoranımıza geçiyoruz.

Öğle yemeğimizden sonra Balıklı Göl gezimizle devam ediyoruz. 150 metre uzunluğunda ve 30 metre genişliğindedir. Derinliği 3-5 metre civarındadır. İçinde efsanelere konu olan sazan türü balıklar bulunmaktadır. Bu balıklara halk tarafından saygı gösterilir ve yenilmez. Rivayete göre Hz. İbrahim ateşe atıldıktan sonra, bir mucize gerçekleşir ve etraf güllük gülistanlık olur. Bu mucizenin gerçekleştiği mekânın Balıklıgöl ve çevresi olduğuna inanılır. Dini bayramlar da ile Mevlit ve Kandil gecelerinde en yüksek ziyaretçi sayısına ulaşır. Sonrasında yakınında bulunan  Ayn Zeliha Gölü nü ziyaret ediyoruz. Rivayetlere göre, Hz İbrahim ateşe atılacağı zamanda, Nemrut'un kızı Zeliha, Hz. İbrahim'in dinine iman ettiğini söyleyince, babası onu da acımadan ateşe salar. Zeliha'nın öldüğü yerde bir göl oluşur.  İsotçular çarşısını da doyasıya geziyoruz ve ardından serbest zaman veriyoruz günümüzü burada noktaladıktan sonra otelimize geçiyoruz. Biraz dinlendikten sonra misafirlerimizle sıra gecesine gidiyoruz.

 

2. gün

Sabah kahvaltımızı otelde aldıktan sonra önce otobüsümüze valizlerimizi yerleştiriyoruz. Ardından otobüsümüzle ilk durağımız olan Göbeklitepe ye gidiyoruz. İkinci durağımız Hz. Eyyüp Peygamber Sabır Makamı. Çift minaresi ve gösterişli iç mekânları olan, şifa verdiği düşünülen nitelikleriyle ün salmış tarihi cami. Sonrasında Mardin e öğle yemeğimizi yemek için gidiyoruz. Kendimizi yörenin sofra değerlerini ve zenginliğini ilk günkü özenle ve heyecanla sunan ellere bırakıyoruz. Ardından rotamız, Süryanilerin kadim inanç merkezi olan ve tarih boyunca birçok kültür ve medeniyete ev sahipliği yapmış olan Deyrulzafaran Manastırı’na çevriliyor. Burada hem ruhu dinlendiren mistik atmosferi hissediyor hem de geçmişin izlerini derinlemesine keşfediyoruz. Mardin’in her köşesinde, tarihle harmanlanmış bir medeniyetin izlerini görüp hayran kalmamak mümkün değil. Süryaniler için dini açıdan büyük öneme sahip olan Deyrulzafaran Manastırı, kültürel anlamda da oldukça değerlidir. Örneğin, 1895 yılında vefat eden 4. Petrus, manastırın patriklik görevinin yanı sıra bölgeye ilk matbaayı getiren kişidir.

 Daha sonra Kasımiye Medresesi’ni ziyaret ediyoruz. Kasımiye Medresesi: Yaklaşık 700 yıllık geçmişiyle, her köşesi tarih kokan, nakış nakış işlenmiş muhteşem bir mimari şaheserdir. İlim ve irfan yuvası olarak bilinen bu medrese, dini ve fenni ilimlerin bir arada icra edildiği bir eğitim merkezi olmuştur. Bu iki ilim dalı, burada adeta birbirine harmanlanarak bütünleşmiştir. Medresenin duvarlarını süsleyen astronomi ve tıp bilimine ait simgeler, geçmişteki bilimsel ve kültürel birikimin izlerini taşır.

 Bu tarihi atmosferin ardından Eski Mardin sokaklarında, taş işçiliğiyle büyüleyen dar ve labirent gibi uzanan sokaklarda yürüyüş yaparak, şehrin ruhunu hissetme imkanı buluyoruz. Yürüyüş esnasında görkemli minaresiyle Ulu Camii ve zarif mimarisiyle  Eski PTT Binası ziyaret edilerek geçmişe bir yolculuk yapılıyoruz. Sonrasında hem akşam yemeğimizi yemek için hem de günün yorgunluğunu atmak için otelimize geçiyoruz.

 

 

3. Gün

Kahvaltımızı yaptıktan gezimizin son gününde ilk durağımız Sıla Konağı, tarihi ve mimari açıdan dikkat çeken bir yapıdır. Asıl adı Midyat Konukevi olan bu konak, özellikle Türk televizyon dizisi Sıla sayesinde "Sıla Konağı" olarak anılmaya başlamıştır. Bu üç katlı taş yapı, Süryani mimarisinin eşsiz taş işçiliğini yansıtır. Konak, geçmişte bir Süryani ailesine aitken sahibinin vefatından sonra devlete bağışlanmıştır. Şu anda müze olarak ziyarete açıktır ve Midyat’ın kültürel dokusunu yansıtır. Sıla konağı ardından Midyat Gümüşçüleri ve Parfümeri Kozmetik alışveriş yapacak misafirlerimiz için serbest zamanı verdikten sonra Diyarbakır a doğru geçiyoruz. Diyarbakır a vardığımızda ilk olarak öğle yemeğimizi yiyeceğimiz restoranda geçiyoruz. Diyarbakır Surları üzerinde Harput Kapısı ile Mardin Kapısı'nı birleştiren eksenin batısında yer alan cami, Anadolu'daki en eski camidir. Duvarlarında bulunan Selçuklu, Artuklu, Akkoyunlu, Karakoyunlu ve Osmanlı dönemlerinden kalma 20 kadar yazıttan bu dönemlerde onarım gördüğü anlaşılmaktadır. Bir sonraki durağımız Hasan Paşa Hanı. Ulu Cami’nin doğusunda bulunan Hasan Paşa Hanı Osmanlı Dönemi Valilerinden Vezirzade Hasan Paşa tarafından 1573 yılında yaptırılmıştır. Avlulu, iki katlı olarak inşa edilmiştir. Avlunun ortasında sütunlu ve üstü kubbeli bir şadırvan bulunmaktadır. Hz Süleyman Camii Ve 27 Sahabe Türbesini de ziyaret ettikten sonraki durağımız Surp Giragos Ermeni Kilisesi. Surp Giragos Ermeni Kilisesi veya Aziz Kyriakos Kilisesi, Diyarbakır'ın Sur ilçesinde bulunan ve 2016 senesinde hükûmet tarafından kamulaştırılmış olan tarihi bir Ermeni Apostolik Kilisesi. Kayıtlarına göre Ortodoks Ermenilerin kullandığı bir kilisedir. Kilisenin hangi tarihte yapıldığı kesin olarak bilinmemektedir. Bu kilisenin adına ilk kez 1610-1615 tarihleri arasında Polonyalı Simeon’un Seyahatnamesinde rastlanmıştır. Ermeni mimari tarihinin önemli eserlerinden birisi olan Surp Giragos Kilisesi Ortadoğu’daki en büyük Ermeni kilisesidir.

Birçok tarihi eseri sınırları içinde barındıran Diyarbakır için bir açık hava müzesi desek yanlış olmaz. Birçok medeniyete ev sahipliği yapmış, tarihi yapı ve mekana sahip Diyarbakır’ın en önemli simgelerinden biri olarak Dicle Köprüsü’nü sayabiliriz. Peki, bu simge haline gelmiş köprü

 

 On Gözlü Köprü Diyarbakır’ın Sur ilçesinde, adından da anlaşılacağı üzere Dicle Nehri üzerinde yer alıyor. Köprü, ülkemizin en önemli nehirlerinden olan Dicle’nin iki yakasını birleştiriyor. On ayrı açıklığa yani kemere sahip olduğu için On Gözlü Köprü olarak adlandırılıyor. Aynı zamanda Diyarbakır Silvan güzergâhında yer aldığı için halk arasında Silvan Köprüsü olarak da anılıyor. Sonrasında dönüş yolculuğumuz için hareket ediyoruz. . Turumuzu sonlandırmakla beraber tekrar bir başka Blue&Route Tur macerasında görüşmek üzere misafirlerimizle vedalaşıyoruz.

     

 

 

 

 

 

DAHİL OLANLAR:

3 sabah kahvaltısı

2 Akşam yemeği (1 otel 1 sıra gecesinde)

2 gece otel konaklaması

Seyahat sigortası

Profesyonel rehberlik hizmeti

Halfeti Tekne turu

Urfa Sıra gecesi Akşam yemekli

 

HARİÇ OLANLAR:

Müze ve ören yeri girişleri

Öğle yemekleri

Rezervasyon